30 Kasım 2011 Çarşamba

Dead Man's Shoes


Dead Man's Shoes , alışılagelenin aksine ilginç bir intikam filmi.İngiliz yapımı film , 2 yıllık bir intikam sürecinin son 5 gününü anlatıyor ve şaşırtıcı bir sonla bitip insanı düşüncelere daldırıyor.'Dead Man..' diye devam eden şarkıyı bu yüzden sonuna kadar dinliyorsunuz film biterken değişik düşüncelere dalarak.Şarkılar filmde çok iyi kullanılmış ve başroldeki Peddy Considine nefis bir oyunculuk çıkarmış,film boyunca intikam duygusunu  gözlerinden okuyabiliyoruz.
Başları biraz sıksa da sonlara doğru akıp giden farklı tarzda filmler sevenler için güzel bir tercih Dead Man's Shoes..8/10

27 Kasım 2011 Pazar

Drive

 8.2 IMDB Top 250 #148

'Real human being and the real hero' şarkı sözleriyle kapanan, fragmanı kadar aksiyon bulunan fragmanı kadar etkileyici olmayan film..
Blue Valentine'de müthiş bir performans gösteren Ryan Gosling'in yine döktürdüğü ama malesef aynı övgüyü film için söyleyemeyeceğimiz intikam filmi.Fragmanındaki aksiyon dolu sahneler meğerse filmin tümünde aksiyon sahneleriymiş.Tavsiyem Fragmanı izlemek ;) 7/10

20 Kasım 2011 Pazar

Celal Tan ve Ailesinin Aşırı Acıklı Hikayesi



Onur Ünlü'nün Altın Koza Film Festivalinde en iyi film ödülünü alan ve 2-8 Aralıkta Gezici Film Festivalinde gösterilecek yeni filmi.


Hayata tersten bakan kamera açıları , Leyla ile Mecnun ve Beş Şehir'de gördüğümüz fantastik karakterler , Celal Tan ve ailesinin çok garip hikayesi Onur Ünlü'nün kendine has çizgisinin devamı niteliğinde. Selçuk Yöntem'in başrolde döktürdüğü-beklenmedik küfür hariç- adındaki 'aşırı' sözcüğüne Onur Ünlü'nün damgasını vurduğu 2011'in en iyi filmlerinden 'Celal Tan ve Ailesinin Aşırı Acıklı Hikayesi'..izlenesi 8.5/10

12 Kasım 2011 Cumartesi



17.Gezici Film Festivali 2-8 Aralık tarihlerinde Ankara Büyülü Fener Sinemasında ve Goethe Alman Kültür Merkezinde düzenlenecek. Gezici Festival, bir kez daha dünyanın önemli festivallerinde gösterilmiş ve ilgi çekmiş filmlerden oluşan bir Dünya Sineması seçkisini izleyicilerine sunmaya hazırlanıyor. Ayrıca geçen yıl Tunus’tan başlayarak birçok Arap ülkesine yayılan isyan ve direnişi konu alan filmler festival programında yer alacak. Zeki Demirkubuz, Amerikan sinemasından derlediği ve ‘Kıskandığım Filmler’ diye söz ettiği filmlerden oluşan bir programı Gezici Festival sırasında izleyicilere sunacak. Ülkemizde bu yıl çekilen uzun metrajlı filmlerden derlenen Türkiye Sineması 2011 bölümünde yer alan filmlerin yönetmen ve oyuncuları festivalde yapılacak galalarda izleyicilerle bir araya gelecekler. Türk Sineması seçkisinin önemli filmleri şunlar :

CELAL TAN VE AİLESİNİN AŞIRI ACIKLI HİKAYESİ



Celal Tan ve Ailesinin Aşırı Acıklı Hikâyesi, televizyon tarihinin en sıradışı yapımlarından Leyla ile Mecnun dizisi ile Polis ve Beş Şehir gibi sevenleri arasında kült olmuş filmlerin yönetmeni Onur Ünlü’nün, yine sıradışı son filmi. Geride bıraktığımız Adana Altın Koza Film Festivali’nde En İyi Film, En İyi Senaryo ve Oyunculuk dalında “Özel Toplu Performans” ödülü alan film, çevresi ve ailesi tarafından oldukça sevilen ve örnek gösterilen anayasa profesörü Celal Tan’ın öyküsünü anlatıyor. İlk eşini kaybetmesinin ardından hayatını kurtardığı genç öğrencisiyle evlenen Celal Tan’a ailesi 65. doğum gününü kutlamak için sürpriz bir doğum günü partisi düzenler. Fakat kutlama gecesi yaşananlar tüm ailenin hayatını değiştirecektir. Bizden söylemesi: Celal Tan, filmin bir sahnesinde bir trafik lambası ile konuşuyor, trafik lambası da onunla.


GELECEK UZUN SÜRER



İlk filmi  Sonbahar ile yeni Türkiye sinemasının ilgi çeken genç yönetmenleri arasına katılan Özcan Alper’in ikinci filmi Gelecek Uzun Sürer, Gezici Festival’de film ekibiyle  beraber izleyicilerle buluşacak.  Film, İstanbul’da bir üniversitede müzik araştırmaları yapan Sumru’nun ağıt derlemeleri konulu tez çalışması için birkaç aylığına ülkenin güneydoğusuna yaptığı yolculuk ekseninde bölgenin yakın siyasal tarihine eleştirel bir bakış getiriyor. Diyarbakır sokaklarında korsan DVD satan Ahmet, Diyarbakır’da tek başına kalmış yıkık dökük kilisenin bekçisi Antranik Amca ve bölgede sürmekte olan ‘adı konulmamış savaşa’ tanıklık eden pek çok karakter de filme dahil oluyor. Adana Altın Koza Film Festivali’nden beş ödülle dönen  Gelecek Uzun Sürer, Toronto Film Festivali’nde de gösterildi.




YURT



Nuri Bilge Ceylan’ın Uzak filmindeki performansıyla Cannes Festivali’nde En İyi Erkek Oyuncu ödülünü kazanan Muzaffer Özdemir’in ilk yönetmenlik denemesi Yurt, birey ile doğanın ilişkisi ve moderniteyle beraber bu ilişkide yaşanan kopuşu ele alıyor. Film, sıkıntılarından kurtulmak umuduyla, sıla özlemi çektiği, doğduğu kent Gümüşhane’ye giden, ancak orada da İstanbul’dakini aratmayan bir doğa katliamıyla karşılaşan bir mimarın öyküsünü anlatıyor. Tokyo Film Festivali yarışma bölümüne seçilme başarısını gösteren Yurt, tam da çevre sorunları ülkenin gündemindeyken, eleştirel ve  düşündürücü bir anlatı olarak karşımıza çıkıyor.





YANGIN VAR



Koray Çalışkan’ın senaryosunu yazdığı ve Murat Saraçoğlu’nun yönettiği bir yol komedisi olan  Yangın Var, Diyarbakır Belediyesinin Trabzon’un Çayırbağı beldesine hediye ettiği bir itfaiye aracının hikâyesini, bir aşk macerasının üzerine kurarak anlatıyor. İtfaiyeci Koşman, Diyarbakır Belediyesi’nin beldelerine hibe ettiği itfaiye kamyonunu Trabzon’a getirmek için görevlendirilir, ama milliyetçi hisleri yüzünden bu işe çok da istekli değildir. Bu şirin Karadenizli bir gün kendini Diyarbakır’da bulur. Trabzon’a dönmek üzere kamyonla Diyarbakır’dan yola çıktığında yanında gizemli bir misafir, dışarıda olağanüstü bir doğa, önünde uzun bir yol ve sıradışı bir macera vardır. Aşk, şiddet, hüzün ve kahkaha dolu dönüş yolculuğu Koşman’ın bütün hayatını değiştirecektir.


Türk Sineması seçkisinde gösterilcek filmlerden sonra yönetmenleri ve oyuncularıyla film üzerine yapılan sohbetler bu senede festivalde yerini alacak.Geçen seneki festivalde 8 TL olan bilet fiyatları ve festival programı hala belirsizliğini korumakta.Ama klasik ‘Kısa İyidir’ seçkisinde tüm gösterimler ücretsiz olacağı gezicifestival.org sitesinde ve ayrıca festivalin bilgi kaynakları gezicifestival Facebook ve Twitter adreslerinde yer alıyor.
Bu seneki Gezici Festivalde Yabancı filmler seçkisinin önemli filmleri ise:

THE ARTİST

Bu yıl Cannes Film Festivali’nde en fazla alkış alan film olan Artist, 1920’lerin Hollywood sessiz sinemasına bir sevgi gösterisi niteliğinde. Sessiz sinema döneminin ünlü oyuncusu, sesli sinemaya geçiş dönemine ayak uyduramadığı için yavaş yavaş ününü kaybedip unutulurken, elinden tuttuğu genç kadın oyuncu hızla şöhret basamaklarını tırmanmaktadır. Cannes Film Festivali’nde Jean Dujardin’e En İyi Erkek Oyuncu ödülünü getiren bu siyah beyaz ve sessiz komedi,  görsel açıdan çok güçlü olmasının yanı sıra son derece de eğlenceli.

MELANCHOLIA



Melankoli bu yıl Cannes Film Festivali’nin ana yarışma bölümünde yer aldı. Ancak Lars von Trier’in filmin gösteriminden sonraki basın toplantısında yaptığı açıklamalar bir skandala dönüşünce, Altın Palmiye şansını kaybedip sadece En İyi Kadın Oyuncu ödülü ile yetinmek zorunda kaldı. Melankoli adlı bir gezegenin dünyaya çarpmasına kısa bir süre kala, bir düğün nedeniyle bir araya gelen tüm bireyleri sorunlu bir ailenin hikâyesi ve yönetmenin Dalgaları Aşmak’tan bu yana çektiği en duygusal filmi.

7 Kasım 2011 Pazartesi

Delicatessen



''Amelie'' , '' Micmacs a tire-larigot'' filmlerinin Fransız yönetmeni Jean-Pierre Jeunet'in ilk filmi 'Delicatessen' aynı adlı bir şarküteri ve onun üstündeki pansiyondakilerin ilginç hikayesini anlatıyor.Film , İnsan eti yiyenlerin dünyasına Julie ve Lourizon'un fantastik bir başkaldırısı olarak nitelendirilebilir.
Filmin kadrosunun büyük bir bölümü Jeunet'in diğer filmlerinde de rol aldığı için bkz.Amelie aynı oyuncularla farklı bir Jeunet dünyasına geçiş gayet akıcı ve kolay oluyor.Micmacs a tire-larigot'ta daha çok gördüğümüz detaylara gizlenen tebessüm ettirici sahneler Jeunet'in ilk filminde de mevcut ve Jeunet sineması ile tanışanlara 1991'den yine gülümseten fotoğraflar sunuyor.Yönetmenin sahnelerdeki ince işçiliği tebessümde istikrarı elden bırakmamamızı sağlıyor.Çocukların kurbağayı yakalama yöntemi , Julie'nin çayı koyuş şekli , yine çocukların ipi sarkıtıp tabancanın içine tutkal dökmeleri ve yatak yayından çıkan sese tüm apartmanın müzikal uyumu gibi birçok lezzetli ayrıntı filmi daha da izlenir kılıyor.Yine Micmacs'te gördüğümüz işlevsel robotlar,oyuncaklar burda da bir hayli mevcut.İntihar etmeye bu kadar istekli olup fantezi sınırlarını zorlayan kadının başına gelenlerse tam bir trajikomedi.


Micmacs'ın uçan adamı Dominique Pinon'un başrolü oynadığı Delicatessen-Şarküteri Jeunet'in filmografisinin eğlenceli  bir örneği..8/10